Araştıran,okuyan,soran soruşturan 2 çocuklu annenin işinize yarar,hoşunuza gider, ilginizi çeker dedikleri...

31 Aralık 2011 Cumartesi

YENİ YILINIZ KUTLU OLSUN....


SAĞLIKLI

MUTLU

HUZURLU

GÜZELLİKLERLE VE SÜPRİZLERLE DOLU

NEŞELİ

BİR YIL DİLİYORUM.

YENİ YILINIZ KUTLU OLSUN...

2 Aralık 2011 Cuma

Sağlam Çocuk Muayenesi

Çocuğunuzu hasta olduğunda doktora götürmenin dışında, belirli aralıklarla kontrol muayenelerine götürmeniz önerilir. Bu gidişlerinizde çocuğunuz:
  • Muayene edilir,
  • Gereken aşıları yapılır,
  • Büyüme ve gelişmesi izlenir,
  • Sorunlar ciddi boyutlara ulaşmadan farkedilir,
  • Sağlık ve güvenlik konularında bilgilenmeniz sağlanır,
  • Beslenme ve spor konuları gözden geçirilir,
  • Acil durumlar ve hastalıklar için neler yapılacağı görüşülür,
  • Okulda öğrenme ve arkadaşları ile ilgili sorunlardan sözedilebilir.

 





Sağlam çocuk hangi sıklıkla kontrole gelmelidir?


 
Çocuk doktorunuz size sağlam çocuk muayene çizelgesi verecektir. Amerikan Pediatri Akademisi’nin önerisi şu şekildedir:
  • Yenidoğan: İlk 48-72 saatte
  • 2 ya da 4 haftalık
  • 2 aylık
  • 4 aylık
  • 6 aylık
  • 9 aylık
  • 12 aylık
  • 15 aylık
  • 18 aylık
  • 3-21yaşlar arasında her yıl

GÜNÜN ÇİÇEĞİ VE ŞİİRİ


GÜNAYDIN...
Haftanın son iş günü ...Hafta sonu tatiline saatler kaldı :)
Renkli bir gün diliyorum...

Günün Şiiri

30 Kasım 2011 Çarşamba

Alerji ile ilegi önemli bilgiler...

Çocuk hastalıkları Uzmanı Dr. Nejdet Birgen, artan alerjik hastalıkların Türkiye’de de karşılaşılan en önemli sağlık sorunlarından birisi olduğuna dikkati çekti.

Her yaş grubunda alerjik hastalıklara rastlanıldığını ve gelişmiş ülkelerde her üç kişiden birinde bu rahatsızlıkların görüldüğünü kaydeden Birgen, mevsimlerin hastalıkların tetiklenmesinde büyük bir etken olduğunu, bu nedenle de özellikle sonbahar ve ilkbaharda belirtilerin ortaya çıktığını söyledi.

Dr. Birgen, alerjik reaksiyonların göz ve saman nezlesi, larenjit, astım, deride görülen egzama, ürtiker, kuru cilt sendromu, besin, ilaç ve aşı alerjileri, böcek alerjileri, anafilaksi (akut alerjik reaksiyon), sindirim sistemi alerjileri olarak sınıflandırıldığına dikkati çekerek, hastalıkta genetik yatkınlığın söz konusu olduğunu, bir ebeveyni alerjik olanların yüzde 30-50, her iki ebeveyni de alerjik olanlarda ise yüzde 60-80 oranında hastalığa yatkınlık görüldüğünü vurguladı.

Alerjilerin çocuklukta da görülme sıklığının giderek arttığına işaret eden Birgen, şöyle konuştu: "Çocuklarda alerjik hastalıkların tespitinde en önemli bulgu İmmün Globülün E proteini yüksekliğidir. 0-2 yaş grubunda çocukluk döneminde en sık anne ve inek sütü alerjisine rastlanır. Yeni doğmuş bir bebekte 2. haftadan sonra ishal besin alerjisinin ilk belirtisi olabilir. 6. aydan sonra ek gıdaya başlanan bebeklerde ise besin alerjisi olup olmadığını anlamak için gıdalar tek tek ve azdan çoğa doğru giderek verilmeli. En ufak bir şüphe olduğunda hekime başvurulmalıdır. Deride görülen uzun süreli pişikler, kızarıklıklar ve kuruluklar alerji yönünden araştırılmalıdır.

Ayrıca çocuklarını alerjik hastalıklardan korumak isteyen anne-babalar onları kalitesiz oyuncaklardan, kırtasiye malzemeleri ve oyun hamurlarından, sıvı sabunlardan, kalitesiz sabun ve temizlik deterjanlarından, petrol ürünlerinden yapılan plastik malzemelerden, arı, sivrisinek sokmalarından, güneş ışınlarından, hazır meyve sularından, boyalı şekerlerden uzak tutmalı.

Kimi insanların ise sakıza ve egzersize bile alerjisi var. Egzersiz anında burun akıntısı, öksürük ve hapşırma ortaya çıkması halinde mutlaka hekime başvurulmalı. Küçük çocuklara boyalı, şekerli sakızlar vermek yerine şekersiz ve renksiz sakızlar verelim çünkü renkli, şekerli sakızların içindeki boyalar alerjik reaksiyonlara neden olabilir."


GÜNÜN ÇİÇEĞİ VE ŞİİRİ


GÜNAYDIN...
Haftayı ortaladık.Çalışanlara iyi çalışmalar, evde kalanlara keyifli bir gün diliyorum.

Günün Şiiri

29 Kasım 2011 Salı

10 çocuktan 4’ü en çok gazlı içecekleri seviyormuş :-(

Tipeez.com’un geçtiğimiz günlerde yaptığı ankette, çocuklara en çok hangi içeceği sevdikleri soruldu. 15 yaşın altında 1.1 milyonu aşkın üyesi bulunan sitede üç gün içinde anketi 5000’den fazla çocuk cevapladı.

Çocukların en sevdikleri içecekler arasında yaklaşık %37’lik oranla gazlı içecekler birinci sırada yer aldı. Su %21’lik oranla ikinci, süt %19’luk oranla üçüncü içecek olurken, sütü ayran ve ardından meyve suyu takip etti.

Çocukların favori içeceklerinin gazlı içecekler olması, gelecek nesillerin sağlığı açısından olası tehlikeleri de gösteriyor. Uzmanlar, gazlı içeceklerin diş çürüklerine neden olduğunu, asidik yapıları sebebiyle sindirim sağlığını tehdit ettiğine dikkat çekiyor. Üstelik fast food tarzı beslenmeye eşlik eden gazlı içecekler, yüksek oranda şeker içerdiği için obeziteye ve obeziteye dayalı şeker hastalığına da sebep olabiliyor. Bu sebeple uzmanlar, davranış ve tüketim alışkanlıklarının şekillendiği küçük yaşlarda, çocukları daha sağlıklı içecekler tüketmeye özendirmenin önemine dikkat çekiyor. Uzmanlar, çocukların beslenme alışkanlıklarını değiştirmek için ebeveynlere ve okullara sorumluluklar düştüğünün altını çiziyor.



Kaynak

GÜNÜN ÇİÇEĞİ VE ŞİİRİ


GÜNAYDIN....
Sevdiklerinizle beraber huzurlu bir gün diliyorum herkese.

GÜNÜN ŞİİRİ 

28 Kasım 2011 Pazartesi

"Bebeklere bal yedirmeyin" uyarısı etiketlere taşınacak.

Sağlık Bakanlığının ve doktorların alerjin maddeleri içermesi nedeniyle bir yaşından küçük bebeklere bal yedirilmemesi uyarısı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca etiketlere taşınacak.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca hazırlanarak görüşe açılan bal tebliği taslağına göre, bal etiketlerinde "1 yaşından küçük çocuklara bal yedirilmemelidir" ifadesi yer alacak.

AB’Ye uyum çerçevesinde hazırlanan taslağa göre bala gıda katkı maddeleri de dahil olmak üzere dışarıdan hiçbir madde katılamayacak. Bal doğal bileşiminde bulunmayan organik ve/veya inorganik maddelerden ari olacak. Bala hiç bir katkı maddesi ve aroma verici katılmayacak.

Fırıncılık balı dışında bal, bala ait olmayan yabancı tat ve kokuda, fermantasyonu başlamış, asitliği yapay olarak değiştirilmiş veya içerdiği doğal enzimleri parçalayacak ya da önemli düzeyde inaktive edecek şekilde ısıtılmış olmayacak.

Filtre edilmiş bal ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla yabancı organik veya inorganik maddelerin ayrılması sırasında kaçınılmaz olan kayıplar dışında balda polen veya diğer bala özgü bileşenler uzaklaştırılamayacak.

Bal, Türk Gıda Kodeksi Şeker Tebliğinde yer alan şekerleri içermeyecek.

Balın tadı ve aroması, balın kaynağına ve üretildiği bitkinin türüne bağlı olarak değişmekle birlikte, bal kendine özgü koku ve tada sahip olacak.) Balın rengi su beyazından koyu amber renge kadar değişebilecek.Temel petekte balmumunun doğal yapısında bulunmayan, parafin, serezin, iç yağı, reçine, oksalik asit gibi organik maddeler ile ağartıcı maddeler gibi inorganik maddeler bulunmayacak.Etiketinde orijin aldığı çiçek, bitki, bölge veya coğrafya belirtilen ballara filtre bal ilave edilmeyecek.Petekli ballarda, peteğin en az yüzde 80’i sırlanmış olması gerekecek.Etiketinde botanik orijini belirtilen ballarda, balların bu özellikleri polen analizi ile uyumlu olacak.

Bal etiketlerinde olması gereken hususlar

Bal etiketlerinde de "1 yaşından küçük çocuklara bal yedirilmemelidir" ifadesi yer alacak. Çerçeveli balda net miktarda çerçeve ağırlığı dahil edilmeyecek. Çerçevelere arıcıların işletme tescil numaraları yazılacak. Etikette balın orijini, salgı balı veya çiçek balı olduğu, bal ifadesinin yanında aynı punto ile belirtilecek.

Etikette balın hasat yılı, üretim tarihi olarak balın ambalajlandığı tarih, dolum/paketleme tarihi olarak ifade edilecek.

Filtre edilmiş ballar ve fırıncılık balları hariç olmak üzere, balın botanik kaynağı belirli ise ve bal bu kaynağa ait duyusal fiziksel, kimyasal ve mikroskopik özellikleri belirgin şekilde taşıyorsa, ürün ismi, "ayçiçeği balı, ıhlamur balı" gibi orijin aldığı çiçek veya bitkinin adı ile desteklenebilecek.

Filtre edilmiş ballar ve fırıncılık balları hariç olmak üzere, bala üretildiği bölgenin florasına ait özellikleri belirgin şekilde taşıdığı sürece o bölgenin bölgesel, coğrafi ve topografik adı ürün ismi ile birlikte kullanılabilecek.

GÜNÜN ÇİÇEĞİ VE ŞİİRİ


GÜNAYDINNN...
Güzel ve keyifli bir gün diliyorum herkese.

Günün Şiiri

YALNIZ BİR OPERA


25 Kasım 2011 Cuma

İpek' in İşleri :)

Her akşam eve gelince farklı bir manzara ile karşılaşmamak kaçınılmaz oldu şu son zamanlarda.  Yaramaz kızım hergün yeni bir süpriz yapıyor bana. Resimlerini çekip ara sıra paylaşacağım blogda. İleride gülerek hatırlarız bu tatlı yaramazlıkları.

Geçen gün eve geldim ocağın üzerinde bir tencere. Annem bizde bu hafta, ne pişirdi acaba dedim kapağı kaldırdım bir de ne göreğim, iki ahşap çerezlik içinde Mini...Evet evet Miki Mouse'un sevgilisi Mini. İpek akşam yemeği için Mini'yi uygun görmüş :)) İyi ki ocağı yakamıyor henüz.Sanırım birkaç aya kadar o da olur.


Yine geçen gün buzdolabını bir açtım, o da ne: Yeni alınan oyuncak tekrar kutusuna konulmuş buzdolabındaki rafların birine yerleştirilmiş.Ne düşündü bilemiyorum artık :))

Bir Çiçek Bir Şiir...


Günaydınnn....
Mutlu, sağlıklı,huzurlu, verimli bir gün diliyorum herkese....

Bundan öyle hafta içi hergün bir çiçek ve bir şiir ile başlayacak Araştırmacı Anne güne. Paylaşacak bu blogda sizlerle.Nasıl fikir?

Günün Şiiri

23 Kasım 2011 Çarşamba

24 Kasım Öğretmenler Günü Kutlu Olsun...


Başta Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Van depreminde hayata gözlerini yummuş 75 öğretmen arkadaşımı ve de ebediyete intikal etmiş tüm öğretmenlerimizi rahmetle ve saygıyla anıyorum. Bu asil mesleğe gönül vermiş tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü' nü - Öğretmenler Günü'müzü -kutluyorum.

Çocuk Parfümleri





ÇOOOK ÇOOOOOK ÇOOOOOOOK BEĞENDİM BUNLARI :)))

21 Kasım 2011 Pazartesi

Bugün okul nasıl geçti? sorusunu sormayın!

Çocuk ve Ergen Psikolojisi Uzmanı Pedegog Sevil YAVUZ eözellikle ergenlik döneminde bir çocuk sahibi olan anne ve babalara sesleniyor...

Sevgili Anne Babalar,

Çocuğunuzun okuldaki performansını ve arkadaşlarıyla olan iletişimini merak ediyor olabilirsiniz. Genelde anne babalar okulda neler olduğunu öğrenmek için çocukları okuldan eve geldiğinde, “okul nasıl geçti?” diye soru sorar. Fakat çocuklar bu soruya cevap vermeyebilir. Hatta bazı çocuklar bu soruyu duyamazlıktan gelebilir ve sinirlenebilir. Genelde çocuklar bu soruyu kısa cevap vererek geçiştirebilirler.

Ebeveynler olarak çocuğunuzdan cevap alamayacağınız bu soruyu sormanızın hiçbir anlamı yoktur. Çocuğunuzla iletişim kurmanın yolu bu soruyu sormaktan geçmiyor. Tam tersine bu soruyu sormak çocuğunuzla olan iletişim kapılarını kapatıyor. Çocuklarınızı bu soruyu sorarak sıkboğaz etmeyin. Çocuklar okuldaki konuları her gün konuşmak istemezler. Bu soru onları sinirlendirir. Çünkü çocuklar akademik başarılarına bağlı olarak sevildiklerini düşünebilir ve eğer o gün başarısız geçmişse daha az seveceğini düşünebilirler. Aileler çocukların okul performansını çok önemsiyor ve bu konuda çok kaygılı olduğu için çocuklara psikolojik baskı uyguluyor.

Çocuğunuzla iletişiminize zarar vermemek için okul konusunu sohbetlerinizin merkezi yapmayın. Çocuklarınız okuldan gelince ona sadece “Hoş geldin” deyin. Çocuğunuz sizinle ne zaman okul konusunda konuşmak isterse o zaman merak ettiklerinizi sorun. Böylece çocuğunuz okul performansına göre sevildiğini düşünmeyecektir.

Kaynak

Kızlarımın Doğumgünü...


20 Kasım 2005 Saat 08:50
20 Kasım 2008 Saat 16:00

Hayatıma anlam katan meleklerim 3 yıl ara ile aynı gün ailemize katıldılar. Benim canım kuzularım, siz olmasaydınız biz ne yapardık...
Allah sizlere uzun,sağlıklı, başarılı, huzurlu bir ömür versin...
Sizleri çooook seviyorum, canım kızlarım benim...

Breathe Right Çocuklar İçin Burun Bandı

Çocuklar İçin (5 - 12 yaş)

Breathe Right ile çocuklar nefes alıyor.

Soğuk algınlığı ve alerji burun tıkanıklığına, burun tıkanıklığı da uyku düzeninin bozulmasına yol açıyor. Uykusunu iyi alamayan çocuklar, ertesi gün okulda konsantrasyon güçlüğü çekiyor. Breathe Right Çocuklar İçin Burun Bandı, çocukların daha iyi uyuması için ilaç içermeyen, yan etkisiz bir çözüm sunuyor. Kasım ayından itibaren raflarda bulabileceğiniz Breathe Right Çocuklar İçin Burun Bandı, patentli özel tasarımıyla burun hava kanallarını açarak çocukların daha rahat nefes almasını sağlıyor. Çocukların hassas cildine uygun tasarlanan Breathe Right Çocuklar İçin Burun Bandı, iki farklı rengi ve eğlenceli tasarımıyla da dikkat çekiyor.

Gece uykusu, konsantrasyon ve performans üzerinde önemli bir etkiye sahip. Burun tıkanıklığı yüzünden uykusu sürekli kesilen çocuklar, okulda konsantrasyon güçlüğü yaşayabiliyor. Bu sebeple çocukların burun tıkanıklığı yaşaması tüm ailenin uykusunu kaçırıyor.

Dünyada milyonlarca insanın daha rahat nefes daha iyi bir uyku için tercihi olan Breathe Right, şimdi de Breathe Right Çocuklar İçin Burun Bandı’nı geliştirdi. Anında rahatlama sağlayan yeni Breathe Right Çocuklar İçin Burun Bandı, burun hava kanallarını açarak rahat nefes alınmasına yardımcı oluyor. Soğuk algınlığı veya alerjilere bağlı burun tıkanıklığında anında rahatlama sağlıyor. Ağız yerine burundan nefes alınmasına olanak vererek horlamayı azaltıyor.

Fiyat: 15,50 TL

Bilgiler buradan

17 Kasım 2011 Perşembe

Egzoz gazları, erken doğuma neden oluyor!!!

Egzoz gazlarının erken doğuma neden olduğu, özellikle poli aromatik hidrokarbonların (PAH) bebeğin zamanından önce doğması ihtimalini yüzde 30 arttırdığı bildirildi.

California Üniversitesi bilim adamlarının yaptığı araştırmayı yürüten Beate Ritz, hava kirliliği ile erken doğum ve düşük doğum ağırlığı arasında ilişki olduğunun zaten bilindiğini, kendilerinin, hangi maddelerin bebeğin erken doğmasına neden olduğunu tespit ettiklerini belirtti.

Sonuçları Environmental Health dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, egzoz gazlarının neden olduğu hava kirliliğinde özellikle PAH erken doğum üzerinde etkili. Yüksek PAH’a maruz kalan gebelerin erken doğum yapma riski yüzde 30 artıyor. Benzol ve dizel kurumu da erken doğum ihtimalini yüzde 10 artırıyor.


Gebelerin özellikle son dönemde maruz kaldıkları karbonmonoksit ve azot oksitler erken doğum üzerinde etkili oluyor.

Amonyum nitrat da erken doğum riskini yüzde 21 yükseltiyor.

Haber buradan.

16 Kasım 2011 Çarşamba

Okuyun, Tavsiye Ediyorum...

Singomom İrem Erdik'in şu aralar bizimde küçük kızımda yaşadığımız büyüme ağrıları ile ilgili bu yazısını, Blogcu Anne'nin çocuklarına hergece okuduğu kitaplarla ilgili şu yazısını, okumanızı tavsiye ederim.

anneysen.com’da Hafta Hafta Hamilelik

anneysen.comdaHafta Hafta Hamilelik bölümü ile anne adaylarının içi rahat...

Hamileliğin her aşaması, detaylı takip edilmesi gereken önemli değişiklikler içeriyor. Her hafta yaşayacağı değişiklikleri bilen hamileler ise, bu önemli dönemi daha rahat geçiriyor. anneysen.com’un ilgiyle takip edilen hafta hafta hamilelik bölümü, hamilelikle ilgili merak edilen ve bilinmesi gereken haftalık değişiklikleri aktararak, 40 hafta boyunca anne adaylarına destek oluyor.

anneysen.com , anneliğin keyifli ve zorlu süreçlerine özel bölümler sunarak annelerin hayatını kolaylaştırıyor. Hafta Hafta Hamilelik de bu bölümlerden biri. 40 hafta süren hamilelik için sunulan 40 farklı sayfayla anne adayları kendi dönemlerinin gelişmelerini öğrenirken, dilerlerse “Yorumlar” kısmında kendi durumlarını paylaşıyor ve diğer annelerin o haftayla ilgili görüşlerini okuyor. Her haftanın özel konularıyla ilgili sunulan Uzman Görüşü’nün yanı sıra, sık sorulan sorulara verilen yanıtın yer aldığı Uzman Sorusu anne adaylarına ışık tutuyor. anneysen.com tavsiyesi başlığında ise, her haftaya özel ipuçları ve öneriler yer alıyor.

Hamileliğin planlandığı dönemden doğuma kadar bebekte ve anne adayında yaşanan değişimler, bebeğe hazırlık, doğum, özel durumlar, yapılması gereken testler gibi onlarca konuda anne adaylarına hatırlatmalar yaparak, anne adayları hamilelik sürecini çok daha rahat geçiriyor.

Her anne adayının erişimine açık olan hafta hafta hamilelik bölümünü kullanmak ise çok kolay. Anne adayları, bulundukları haftanın sayfasına giderek kendi haftasıyla ilgili takibi kolaylıkla yapabiliyor. Bölümde bulunan Ara fonksiyonu ile de, akla takılan özel konular için araştırma yapılabiliyor.

anneysen.com hafta hafta hamilelik bölümü ile de anneliğe atılan ilk adım olan hamilelik döneminde de anne adaylarının yanında yer alıyor.

4 Kasım 2011 Cuma

İyi Bayramlar...


Kurban bayramınızı en içten dilekerimle kutlar,

ailenizle ve sevdiklerinizle

beraber geçireceğiniz

nice nice nice

mutlu,

huzurlu,

sağlıklı

bayramlar dilerim...

Çöp Adam Çiz - Eğlen


 İşte yeni eğlencem. Draw A Stickman Boş alana, bilgisayaranızın faresi ile bir adam çizin ve eğlence başlasın. Ekranda söylenenleri çöz adamınızın eline ve ya ekrana çizin bakın neler oluyor :)) Çok eğleniyorum bununla son günlerde.

Kumaş Kitaplık


 Uzun zamadır aradığım çocuk odası  kitaplığı buldum. İnşallah en yakın zamanda alabilirim.

Çocuk odaları için çok kullanışlı bir kitaplık.
100 cm x 80 cm x 35 cm ebadındaki kitaplık çocuklara kitap sevgisi aşılamayı amaçlıyor.
Küçük kitap kurtları kendi seçtikleri kitaplara kolaylıkla ulaşıp alabilir, inceleyip yerine koyabilir.
Malzeme: Sunta MDF
Fiyat: 171,72 TL

29 Ekim 2011 Cumartesi

Çocuklar bu kapakları açamayacak!

Sağlık Bakanlığı yıllık ilaç harcamasının 17 milyar liraya yükselmesi ve ilaçların yaklaşık yarısının da kutuları açılmadan çöpe gittiğinin ortaya çıkmasının ardından, devrim niteliğinde bir dizi karar aldı.

İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü Akılcı İlaç Kullanımı Şube Müdürü Dr. Deniz Dedeoğlu, “Doğru ilaç kullanımının ilköğretimde ders olarak anlatılmasını istiyoruz. Güvenli kapak uygulamasına dair bir proje yürütüyoruz. Özellikle çocukların kolaylıkla açamayacağı ilaç kutularını sağlamaya çalışıyoruz. Tıbbi kongre ve toplantılarda akılcı ilaç kullanımına dair oturum yapma zorunluluğu getirildi” dedi. Halka, sağlık çalışanlarına ve eczacılara yönelik bilgilendirme kampanyası başlattıklarını anlatan Dedeoğlu, hastanelere asılmak üzere “İlacın ne eksik ne fazla” sloganıyla afişler ve broşürler hazırlandığını belirtti. Dedeoğlu, ilaç kutularına yönelik çalışmalar hakkında da bilgi verdi: “Güvenli kapak uygulamasına dair bir proje yürütüyoruz. Özellikle çocukların kolaylıkla açamayacağı ilaç kutularını sağlamaya çalışıyoruz. Bas-çevir kapakları çocuklar açmayı pek beceremiyorlar. Biz özellikle ‘terapotik indeksi dar’ dediğimiz, yani az dozlarda bile zehirleyici etki gösterecek ilaçları tercih ederek bunlara güvenli kapak uygulansın istiyoruz.”

Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre tüm dünyadaki ilaçların yaklaşık yüzde 50’sinin yanlış ya da gereksiz kullanıldığını kaydeden Dedeoğlu, “Türkiye’de bunu yüzde 40’lara bile çekebilsek büyük başarı” dedi.

Kaynak

29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun...

27 Ekim 2011 Perşembe

Erken Grip Aşısına Dikkat...

VİROLOJİ profesörü Selim Badur, Türkiye’de grip mevsiminin ocak, şubat, mart aylarına kaydığını, buna karşın grip aşısının hiçbir Batı ülkesinde örneği olmadığı şekilde, ağustos sonunda piyasaya verildiğine dikkat çekti.

Prof.Dr. Badur, "Tamamen ticari kaygıyla yapılıyor. Bu dönemde insanı aşılamanın yararı yok. Hatta yaşlılar için sakıncası var. Çünkü immün sistemleri zayıf, aşının bağışıklığı da 6-8 ayda geçiyor, etkisi kalmıyor. Şimdi aşılanma zamanı, aralık sonuna kadar da yaptırabilirsiniz" dedi.

İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Viroloji ve Temel Ümminoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Selim Badur, bir toplantı için geldiği İzmir’de DHA’ya açıklama yaptı. Bilim dalı bünyesindeki laboratuvarının, Refik Saydam Enstitüsü Laboratuvarıyla birlikte Ulusal Grip Referans Laboratuvarı olarak görev yaptığını, 2007’den beri de Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından da kabul edildiklerini belirten Prof. Dr. Badur, "Ülke sağlık çalışanları olarak genellikle batı verileriyle konuşuyoruz. Oysa laboratuvarımızda 2004’ten beri Türkiye’ye grip virüsü ne zaman giriyor, ne zaman çıkıyor, ne zaman tepe noktası, pik yapıyor, ülkemizdeki dolaşımdaki virüsler birbirine uyuyorlar mı, virüsün özellikleri nedir, Türkiye’deki grip virüsleri antiviral dediğimiz grip ilaçlarından etkileniyor mu, hepsini saptıyoruz. Laboratuvarım 2007’den beri de Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından Ulusal Grip Referans Laboratuvarı olarak kabul ediliyor. Bütün kullandığımız malzemeler de ücretsiz, DSÖ’den geliyor. Ülkemizde hiçbir Batı ülkesinde olmayan bir şekilde ağustos sonunda grip aşısı piyasaya çıktı. Türkiye artık eskisi gibi değil, kasım, aralık aylarında grip görülmüyor. Kasım, aralıkta solunum yolu enfeksiyonunda, nezlenin, soğuk algınlığının devrede olduğunu unutmamak lazım. Laboratuvar bulgularımızda gribin ocaktan sonra Türkiye’de etkilili olduğunu, şubat, martta tepe noktasına çıktığını, ilginç bir şekilde nisan ve mayısta da devam ettiğini görüyoruz. İnsanları ağustos sonu gibi tamamen ticari kaygılarla erken dönemde aşılamanın bir yararı yok" dedi.

e-bebek Bebek Yardım Paketi

Paket içeriği: (25TL)

• 1 adet Molfix Jumbo Boy Bebek Bezi
• 1 adet 250 Gr Bebelac Biberon Maması
• 1 adet 72'li Uni Baby Islak Mendil

Depremden etkilenen ailelerin bebekleri için siz de yardımda bulunmak isterseniz; hiçbir kar amacı gözetilmeden,ürünlerin şu anki maliyet değerleri dikkate alınarak hazırlanan ve içinde Molfix Jumbo bebek bezi, Bebelac Devam Sütü ( 250 gr ) ve Uni Wipes 72'li ıslak mendil bulunan bu paketlerden satın alabilirsiniz. 25 TL değerindeki paket, Van’daki bir bebeğin 10 günlük ihtiyacını karşılayacak. Depremzedelere daha fazla katkıda bulunabilmek adına tedarikçi firmalar ile görüşmeler sürdürülmektedir. Özel indirimler alınması durumunda paket içeriğine yeni ürünler eklenecek ve yeni paket içeriği sizlerle paylaşılacaktır.


Satın almış olduğnuz yardım paketleri Yurtiçi Kargo'nun personelleri tarafından, ücretsiz olarak deprem bölgesinde valilik gözetimindeki yardım kuruluşlarına ulaştırılacak. İlerleyen günlerde yardım paketlerinin ilgili ailelere ve kuruluşlara ulaştırılmasıyla ilgili fotoğraf ve bilgileri sizlerle de paylaşacağız.


Deprem Yardım Paketleri 1 Kasım Salı gününe kadar satın alınabilecektir. Yardım paketlerinin deprem bölgesine gönderimi ise 2-3 Kasım tarihlerinde gerçekleşecektir.


Ayrıca size en yakın ebebek noktalarına bebeklerinizin küçülmüş kışlık kıyafetlerini de iletebilirsiniz. Bize ulaştırılan kıyafetlerin de deprem bölgesine gönderilmesini sağlayacağız.




26 Ekim 2011 Çarşamba

Chicco ve Johnson's Baby




Chicco ve Johnson's Baby' nin natural serileri.Chicco'nunkiler Türkiye' de satışa çıkmış ancak Johnson's Baby' ninkiler henüz Türkiye'de yok. Şişeler bile daha sevimli normal ürünlerine göre değil mi?

25 Ekim 2011 Salı

Bebek sırtüstü mü, yan mı uyutulmalı?

Amerikalı pediatristler, bebeklerin uykuda ölümlerinin engellenmesi için doğru yöntemi buldu.

Bebekler sırtüstü uyutulmalı.

Bebeklerin yüzüstü yatırılmaması gerektiği saptaması bir adım daha ileriye götürüldü ve yan yatırmanın da güvenli olmadığı belirtildi.

Amerikalı pediatristler, bebeklerin uykuda ölümlerinin engellenmesi için ebeveynleriyle aynı odada, sert, kaymayan yatak üzerinde ve sırtüstü uyutulmaları gerektiğini açıkladı.

Yaklaşık 60 bin pediatristin üyesi olduğu ABD Pediatri Akademisi (AAP), 1992 yılında ani bebek ölümlerinin önlenmesi için bebeklerin yüzüstü uyutulmamaları gerektiğini duyurmuştu.

Akademinin yayımladığı yeni raporda, bebekleri yan yatırmanın da güvenli olmadığı ve sürekli sırtüstü uyutulmaları gerektiği vurgulandı. Raporda, bebeklerin uyanma zamanlarının da gözetimde olması önerildi.

Raporda ayrıca, güvenli bir uyku ortamı yaratılması için yumuşak objelerin, gevşek yatak takımlarının ve hatta koruyucu minder ya da yastıkların yatakta bulundurulmaması tavsiye edildi.

24 Ekim 2011 Pazartesi

Acımız Üzerine Bir Acı Daha :((

Henüz şehitlerimizin acısı bu kadar tazeyken ve hergün yeni şehit haberleri ile yüreğimiz dağlanırken, Van'daki deprem haberi yaktı yüreklerimizi. Allah yardımcıları olsun bu soğuk kış günlerinde tüm depremzedelerimizin. Van 'a yardım yapmamız gerek tüm adresleri vermiş Blogcu Anne .

Kızılay Afet Merkezi (İstanbul) Tel : 0 216 517 08 00


Kızılay Yardım Hattı: 0 312 245 45 00, 0 312 430 18 14

Faturalı tüm hatlardan 2930′a AKUT yazan bir SMS mesajı ile AKUT’a 5 TL,  2868′e boş mesaj atarak KIZILAY’a bağışta bulunabilirsiniz.





23 Ekim 2011 Pazar

Veee...Kazanan Belli Oldu....

KAZANAN FUNNY ME....

Tebrik ederim.

Şansınız hep böyle açık olsun.

 Mail ile iletişime geçiyorum sizinle.

21 Ekim 2011 Cuma

Hediye Kitap: Çocukla Birlikte Büyümek- Dilek Kırcaoğlu


1. yılını geçtiğimiz ay dolduran blogumun ilk yılında beni yalnız bırakmayan, takip eden sevgili blog okuyucularım için bir hediye kitabım var; Çocukla Birlikte Büyümek- Dilek Kırcaoğlu. Bu kitabı bu posta yorum bırakanlar arasından kura ile belirleyeceğim, bir şanslı okura hediye edeceğim. Ancak blogspotta yorum yazdığınızda (adsız yorumcular için)mail adresinizi bırakmıyor olmanızdan dolayı size ulaşıp uaşamayacağım konusunda tereddütlerim var.Bu nedenle yorum bırakırken mutlaka ve mutlaka adsız değilde uydurukta olsa :))) bir isimle yorum bırakın ve hatta sizce mahsuru yoksa yorumunuza email adresinizi de yazarsanız kazandığınız takdirde size daha kolay ulaşabilirim. Ayrıca isminizle bıraktığınız yorumdan sonra Araştırmacı  Anne'nin iletişim bölümündeki email adresime emailinizi bana bildirebilirsiniz.

Kitap Ne Anlatıyor ??
Çocuklar neden olumsuz davranış sergilemeye ihtiyaç duyarlar? Tüm anne-babalar ve eğitimciler, çocukların uygun davranış göstermeleri için ellerinden geleni yaparlar.Ancak sonuç her zaman istenildiği gibi olmaz. Bu kitapla çocuğunuzun; Öz disiplin Problem çözme becerisi Sorumluluk Kendine güven duygularının gelişmesine nasıl yardımcı olabileceğinizi öğrenin. Çocuklarınızla; Tartışma Ev ödevi Yatma vakti Paylaşma Sorumluluk alma Yemek yeme Okula gitme 2 yaş dönemi sorunları Tuvalet eğitimi Cinsel gelişim ve bunun gibi başka alanlarda sorun yaşıyorsanız, çocuğunuzun niçin olumsuz davrandığını anlayacaksınız. Ayrıca, bu problemleri çözmek için uygun teknikler öğreneceksiniz.

NOT 1: Katılım postun yayınlanması ile başlayıp, 22 Ekim 2011 akşam saat 24:00 itibari ile son bulacaktır. Kazanan kişinin adı 23 Ekim 2011 de blogumda açıklanacak ve eğer email adresi varsa kendisine mail ile bilgi verilecek ve adres bilgileri istenecektir.

İlginç bir yazı: Farklı kültürlerin doğum sonrası inanışları



Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Gamze Bozkuş Eğri ve CÜ Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Akın Konak’ın "Doğum sonu dönem ile ilgili geleneksel inanç ve uygulamalara dünyadan ve Türkiye’den örnekler" konulu araştırmasında, Türkiye ile dünyanın bazı ülkelerinde doğum sonu kadınlara uygulanan çeşitli geleneksel inanışlara yer veriliyor.

"Türklerin Dünyası" adlı dergide yayımlanan araştırmada, Türk toplumunda loğusalık döneminin dinlenilerek geçirilen bir dönem olduğu, kadının bu dönemde sadece kendi ve bebeğinin bakımını yaparak geçirdiği, ev işlerinin kendi annesi, kayınvalidesi veya eşi tarafından yapıldığı ifade ediliyor.

Çin ve Tayland kültüründe de bu dönemde ağır işlerden sakınıldığı ve ev işlerinin eşi veya ebeveynlerce gerçekleştirildiği ifade ediliyor. Zambiya’da loğusa kadının yemek yapmadığı, yemek yaparsa bebeğin hastalanacağı inancı söz konusu olduğu belirtilirken, Guatemala’da doğumu yaptıran geleneksel köy ebesinin düzenli olarak kadının evine gelerek kadının evinin işlerini yaptığı, çamaşırlarını yıkadığı belirtiliyor.

Havuç Çorbası


Dün akşam yaptım bu çorbayı.Harika oldu...Özellikle çocuklar için çok besleyici ve lezzetli bir çorba. Mutlaka deneyin derim.


Malzemeler:

2 Havuç (rendelenmiş)

19 Ekim 2011 Çarşamba

Acımız Büyük :((


Acımız çok büyük...

Acımız tarifsiz...

Tüm Türk halkının başısağolsun.

Allah şehitlerimizin ailelerinine sabırlar versin.

Bu noktada tüm kelimeler anlamsız.

Sözün bittiği yerdeyiz.

Çok çok çok üzgünüm... 
 :-(